Yirminci Yüzyıl Başında Türkiye’de Eczacılık Öğretiminde Kullanılmış Bir Kitap: Fenn-i İspençiyarî

Cumhuriyet’in kurulduğu yıllarda Türkiye’de eczacılığın durumu, kullanılan ve yapılan ilaçlar, eczacıların yararlandığı kodeksler gibi birçok konuda ayrıntılı bilgiler veren Fenn-i İspençiyarî (eczacılık sanatı/tekniği) kitabının 2010 yılında Osmanlıca’dan günümüz Türkçesine çevrilmesi eczacılık tarihimiz açısından büyük bir önem taşımaktadır. Kitabın ikinci baskısının yapıldığı 1924 yılında, yazarlar (Ligor [Taranakides] ve Mustafa Nevzat [Pısak]), İstanbul Darülfünunu Tıp Fakültesine bağlı Eczacı Mektebi’nde ve Fen Fakültesi’nde, Fenn-i İspençiyarî ve Kimya derslerini vermektedir. Eser genel bilgiler bölümüyle başlamakta ve eczacılık tarihinin çok güzel bir özetinden sonra ‘Bizde Eczacılık’ başlığı altında dönemin eczacılık sorunları ele alınmaktadır. Takibeden bölümde ‘Hayvansal ve Bitkisel Droglar’ hakkında genel bilgiler verilmesi, Farmakognozi ve Galenik Farmasinin ne kadar iç içe olduğunu göstermektedir. Kitabın Galenik Farmasiye ayrılan ikinci bölümünde ise eczanede yapılan tüm eczacılık işlemleri ve galenik şekiller hakkında bilgi verilmektedir. O dönemde eczanede yapılan işlemlere ve hazırlanan preparatlara baktığımızda eczacılığın neden bir fenn (sanat/teknik) olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır. Fenn-i İspençiyarî kitabının günümüz Türkçesine kazandırılması eczacılık tarihimizin bir dönemine ışık tutarak bu alandaki araştırmacılar için önemli bir kaynak oluşturmaktadır.

Fenn-i İspençiyarî: A textbook for pharmacy education in early 20th century Turkey

The translation of the book Fenn-i İspençiyarî (lit. Pharmaceutical Art/Technique) from the Ottoman to modern Turkish in 2010, is a significant step forward in terms of Turkish history of pharmacy due to detailed information the book provides about practices, medicines and pharmaceutical literature that pharmacists referred in Turkey during 1920s. The authors (Ligor [Taranakides] and Mustafa Nevzat [Pısak]) have been giving courses on pharmacy and chemistry at the Istanbul University’s School of Pharmacy and the Faculty of Science when the second edition of the book came out in 1924. Fenn-i İspençiyarî starts by giving general information and a summary of the history of pharmacy, and then continues with the two sections entitled Pharmacy in our country”, and “Drugs of vegetal and animal origin”. The second chapter is entirely devoted to galenic pharmacy, and accounts for all pharmaceutical practices of the time as well as different galenic forms. This also answers why the pharmacy was called a fenn (art / technique). It is believed that this book, shedding light on many unknowns of Turkish history of pharmacy, will be a great resource for researchers in the field. 

___

  • -