Alman ve Türk İçtihatlarında Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçunda Nedensellik ve Objektif İsnadiyet
Gerek Almanya Federal Mahkemesi (BGH) gerekse Türk Yargıtay’ı netice sebebiyle ağırlaşan suçlar hakkında geçmişten günümüze1 birçok karar vermiştir. Toplumsal olarak da adından en sık söz edilen ve netice sebebiyle ağırlaşmış suç denilince akla ilk gelen suç türü, netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçudur. Almanya’da yaşanan, iki bayanı bir erkeğe karşı korumak isteyen Tuğçe’nin yediği yumruk neticesi ölmesi olayı bunun en son örneklerindendir.2 Alman Federal Mahkemesi’nin bu suçla alâkalı olarak öncelikle nedensellik ve objektif isnâdiyet, teşebbüs ve iştirâk konularını tartıştığı görülmektedir. Netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu Türk Yargıtay kararlarına sıklıkla konu olmakta ve tartışmalar büyük oranda, ölüm neticesinin kasten mi yoksa taksirle mi gerçekleştiğinin ya da yaralamanın TCK m. 86’nın hangi fıkrası kapsamında değerlendirileceğinin tespiti çerçevesinde yürütülmektedir. Ancak her iki ülke bakımından da netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu ile ilgili kararlarda nedensellik ve objektif isnâdiyete ilişkin tam bir istikrarın sağlandığı söylenemez. Bu bağlamda bu çalışma kapsamında nedensellik ve objektif isnâdiyetle alâkalı olabilecek bazı kararlar ele alınmaya çalışılacaktır. Çalışma yasal taksir koşulunun getirildiği Almanya bakımından 1953, Türkiye bakımından da 2005 yılından sonraki kararlarla sınırlandırılmaktadır. Bu çalışma ile netice sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçuna ilişkin sadece önemli kararlar bir araya getirerek, bu suçların tarihsel süreçte içeriksel olarak nasıl bir evrim geçirdikleri ortaya konulmaya çalışılacaktır.
___
- ARTUK, Mehmet Emin, GÖKCEN, Ahmet, YENİDÜNYA, Caner,
- Ceza Hukuku Genel Hükümler, Ankara 2014